Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Avrupa’da Kuran’a yönelik saldırıları kınadı
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Avrupa’da Kuran’a yönelik saldırılara ilişkin, “Bu salgını en güçlü şekilde kınıyoruz. Uluslararası aktörler, İslam ülkeleri ve bazı ev sahibi ülkelerle bu konuda ciddi görüşmeler yapıyoruz.” söz konusu.
Fidan, Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto ile Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Avrupa’da bazı ülkelerde Kuran’a yönelik saldırıların mensubu olduğunu belirten Fidan, “Bu salgını en güçlü şekilde kınıyoruz. Uluslararası aktörler, İslam ülkeleri ve bazı ev sahibi ülkelerle bu konuda ciddi müzakereler içindeyiz.” sözünü kullandı.
Türkiye’nin girişimleri sonucunda bir dizi önemli gelişmenin yaşandığına işaret eden Fidan, “12 Temmuz’da Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Kurulu, Kuran’a yönelik saldırıları din düşmanlığı olarak tanımladı. Bu bir meseledir. Bu ilk kez oldu.Ardından bildiğiniz gibi 25 Temmuz’da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kutsal kitaplara yönelik her türlü şiddet eylemini uluslararası hukukun ihlali sayan bir karar aldı.Türkiye olarak biz, bu kararın ortak ev sahipleri.” dedi.
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Dışişleri Bakanları Toplantısı’nın 31 Temmuz’da gerçekleştirileceğini kaydeden Fidan, bu toplantıya ilişkin İslam ülkeleri ile yapılacak görüşmelerde ne tür kararlar alınacağına ilişkin görüş alışverişinin sürdüğünü söyledi.
Fidan, “31 Temmuz’da İslam dünyasının özellikle salgın hale gelen Kuran’a hakaret içeren eylemleri protesto etmek için bazı kararlar alacağına inanıyorum. Bu, İslam dünyası için de bir ilk olacak.” değerlendirmesini yaptı.
Avrupalı müttefiklerimizin hassasiyetinin mutlaka artacağına inanmıyoruz” dedi. Fidan, yakın tarihe bakıldığında alınacak çok ders olduğunu vurguladı.
Dışişleri Bakanı Fidan, “Avrupa’da her şey kitapların yakılmasıyla başladı. Bu kitaplar da bugün olduğu gibi devletin himayesinde yakıldı. Kitapların yakılmasının ardından toplama kampları, sonrasını da biliyoruz.” söz konusu.
Hakan Fidan, devlet yönetiminde kutsal kitaplara hakaret etmenin ve bunu düşünce özgürlüğü etrafında tanımlamanın doğru olmadığını kaydetti.
(sürecek)